Koronavirüs ile mücadele ettiğimiz bu günlerde, gelen tedbirler kapsamında birçok kişi hareketsiz kalmanın ve kilo almanın bir sonucu olarak bel ağrılarından yakınmaya başladı. Omurga kaslarının vücudumuzu taşıyabilmesi ve günlük aktivitelerimizi zorlanmadan yapabilmemiz için güçlü olması gerekmektedir.

HAREKETSİZLİK VE KİLO EN ÖNEMLİ RİSK FAKTÖRÜ 

Ne yazık ki koronavirüs ile mücadele etmek için haklı olarak birtakım kısıtlamalar getirildi. Bu kısıtlamalarla beraber özellikle ileri yaş grubu vatandaşlarımız yeteri kadar hareket edemediği için bel fıtığı, dar kanal ve kireçlenme gibi sorunlarında kilo almanın da eklenmesiyle artış oldu. Kilo fazlası olan ve ileri yaştaki vatandaşlarımız daha fazla risk altında bulunuyor.

MASA BAŞI ÇALIŞMAK VEYA UZUN SÜRE AYAKTA DURMAK BEL AĞRILARINI ARTTIRIYOR

Evden çalışmak zorunda kalan öğretmenler, akademisyenler ve ofis çaışanları uzun süre bilgisayar başında oturmanın verdiği rahatsız oturma pozisyonu nedeni ile risk grubuna girdiler. Bel fıtığı, omurga kanal daralması, omurga eklem kireçlenmeleri ve benzeri hastalıklar nedeniyle bel ağrısı çeken hastalarımızın da uzun süre oturarak iş yapma nedeniyle şikayetleri arttı.

AĞIRLIK KALDIRMAK TEHLİKELİ 

Ağırlık kaldırdığımız zaman  yük omurga ve kaslar tarafından taşınmaktadır. Sırt ve bel kaslarımız zayıfladığı zaman taşıdığımız yükün ağırlığının çoğu omurga tarafından dengelenmeye çalışır ve bel fıtığı oluşumuna zemin hazırlar. Uzun süre egzersiz yapmama ve hareketsiz kalma sebebiyle zayıflayan sırt ve bel bölgesindeki kaslar ağırlık taşıyamamaya başlar. Düzenli egzersiz yaparak sırt ve bel kaslarını geliştirerek fıtık oluşumundaki riski azaltabilirsiniz.

UZUN SÜREN BEL AĞRILARI ÖNEMSENMELİ

İlaca yanıt vermeyen ve uzun süren bel ağrıları çoğunlukla göz ardı edilmektedir. Bu ağrılar kemik erimesi sebebi ile küçük kırıklardan kaynaklanacağı gibi omurga ve bel bölgesinde oluşabilen tümörlerden de gelişebilmektedir. Uzun süreli bel ağrısı olan hastalarımızın mutlaka muayeneye gelmelerini öneririm.

RADYOFREKANS TERMOKOAGÜLASYON

Koronavirüs nedeni ile ameliyat olmak veya hastanede yatmak istemeyen hastalarımız için bir çözümümüz var. Bel ağrısı için anestezi yani narkoz almadan ve hastanede yatış gerektirmeyen radyofrekans termokoagülasyon yöntemi ile yaklaşık 20 dakikada bel ağrınızdan kurtulabilirsiniz. Bu yöntemde sadece bel bölgenize lokal anestezi ile ağrı duymadan çok ince iğneler yardımı ile ağrı merkezlerine ısı ve ilaç uygulanmaktadır. Bu işlemin avantajları narkoz gerektirmemesi, hastanede yatış gerektirmemesi, işlem süresinin kısa olması ve işlem sonrası bir kısıtlama olmadan normal hayatınıza devam edebilmenizdir.

Bu işlem her yaş grubundan hastalarımıza uygulanabilmektedir. Özellikle ameliyat olamayan yoğun bel eklem kireçlenmesi olan, kilolu ve ileri yaştaki hastalarımız çok fayda görmektedir. Bel fıtığı veya dar kanal ameliyatı olan hastalarımızın da ameliyat sonrası geçmeyen bel ağrılarına da çözüm olabilmektedir. Ameliyat olması gereken fakat covid-19 hastalığı tedbirleri kapsamında ameliyatı ertelenen hastalarımızda da uygulanabilen bu yöntem onların da ağrılarını hafifleterek zaman kazandırabilmektedir.

BEL SAĞLIĞINI KORUMAK İÇİN ÖNERİLER

HER GÜN DÜZENLİ YÜRÜYÜŞ YAPILMALI 

Düzenli yürüyüş ve egzersiz omurga kaslarının kanlanmasını arttırarak gelişmesini sağlar. Gelişen omurga kasları da gündelik aktivite ve ağırlık kaldırma sırasında vücuda binen yükün büyük kısmını alarak omurganın korunmasına yardımcı olur. Bu sayede kireçlenme ve bel fıtığı gibi hastalıklardan sizi korur.

MASA BAŞI ÇALIŞANLAR HER 1 SAATE 5 DAKİKA YÜRÜMELİ 

Bel ağrısı olan, evde veya sürekli ofiste masa başında çalışmak zorunda kalan hastalarımıza bazı tavsiyelerim olacak. Oturma pozisyonuna dikkat etmeli ve mutlaka bel yastığı ile bel bölgelerini desteklemeleri gerekmektedir. Ders arasında yada çalışma sürelerine belirli zaman aralıkları vererek mesela her 1 saatte 5 dakika kadar evde salonda yada ofiste koridorda yapacağınız kısa yürüyüşler omurga sağlığınızı korumanıza yardımcı olacaktır.

SAĞLIKLI BESLENME İLE KİLO KONTROLÜ SAĞLANMALI

Hareketsizlik nedeni ile kilo almak vücudun kendi dengesini bozar ve omurgaya binen yükü arttırır. Özellikle göbek ve bel çevresindeki kilo alımları bel fıtığına zemin hazırlamaktadır. Bu nedenle protein ve vitaminden zengin fakat karbonhidratlardan fakir diyetler tercih edilmelidir. Kemik ve kıkırdak dokusunu destekleyici besin takviyeleri de doktor tavsiyesi ile kullanılmalıdır.

HEKİM KONTROLÜNDE SPOR AKTİVİTELERİ 

Omurga sağlığınızı korumak için düzenli yürüyüşler haricinde yüzme, fitness, yoga ve pilates gibi omurga kaslarını geliştiren sporları tercih edilmelidir. Boyun ve bel fıtığı gibi omurga rahatsızlığı olan hastalarımız ise muayene ve tetkikler sonucu hangi sporu yapması gerektiğine uzman hekim ile kadar vermelidir. Çünkü bel fıtığı olan hastalarımızın aşırı germe ve yüklenme gerektiren sporlar ile kötüleşmesi muhtemeldir. O yüzden spora başlamadan mutlaka hekimin fikri alınmalıdır.